Ayı Moli ile kardeşi Mimi, ormanda yaşıyorlardı. Mimi, oldukça yaramaz ve söz dinlemeyen bir ayıydı. Komşularını rahatsız ederdi. Top oynarken muhakkak komşuların camlarına da topu atar ve onları korkutmayı başarırdı. Hatta bir keresinde baykuş Nergis Hanım’ın camını kırmıştı. Neyse ki Nergis Hanım, anlayışlı bir hanımefendiydi. Olay çıkarmadan, Ayı Moli ’ye nazikçe durumu anlatmıştı. Ayı Moli ise kardeşinin yaptığı bu kabalıktan dolayı bir hayli utanç duymuştu. Nergis Hanım’dan defalarca özür dileyerek, camını yaptıracağını söylemişti. O gün kardeşi Mimi’ ye çok kızmış, onu cezalandırmıştı. Mimi’ nin en sevdiği şey çizgi film izlemekti ve Ayı Moli ona iki gün boyunca TV izlememe cezası vermişti.
Mimi, mahallede olduğu gibi okulda da rahat durmuyordu. Sınıftaki arkadaşlarına kaba davranışlarda bulunarak, onların eşyalarına zarar veriyordu. Arkadaşları bu yüzden Mimi’ den uzak duruyorlardı. Yine de Mimi, yaramazlıklarına devam ediyordu. Öğretmeni Mimi’ yi uyarsa da, ceza da verse Mimi bir türlü akıllanmıyordu. Ayı Moli de kardeşinin bu davranışlarından bıkmıştı. Her gün birileri Mimi’ yi şikâyete geliyordu. Moli kardeşini uyarsa da, Mimi asla söz dinlemiyordu.
Ayı Moli, kardeşini sabah okula bırakmak üzere Mimi ile birlikte yola koyuldu. Yolda giderken Mimi’ nin sınıf arkadaşı Tavşan ile karşılaştılar. Tavşan Mimi’ yi görünce kaçarcasına uzaklaştı. Ayı Moli ise Mimi ’ye: “Bak Mimi, görüyor musun? Arkadaşın kaba davranışlarından dolayı selam bile vermeden uzaklaştı.” Dedi. Mimi daha önce bunu fark etmemişti. O an biraz üzüldü ama sonra yine umursamadı. Ayı Moli ve Mimi bir süre sonra okula geldiler. Mimi koşarak top oynayan arkadaşlarının yanına gitti.
Ayı Moli ise Mimi’ nin öğretmeniyle konuştu. Duydukları hiç hoşuna gitmemişti. Ayı Moli ve öğretmen düşünüp taşındılar. Bu duruma bir çözüm bulmaya karar verdiler. Akıllarına bir çözüm önerisi geldiğinde iletişim kurmak üzere anlaştılar. O sırada Mimi sınıfa girmişti. Tavşan’ın yanına giderek: “ Hey, sabah bana nasıl selam vermezsin.” Dedi ve Tavşan’ın kalemini kaptığı gibi kaçtı. Tavşan: “ Dur Mimi, o bana anneannemden hediye. Lütfen ver kalemimi.” Diye bağırdı Mimi’ nin arkasından. Fakat Mimi hiç oralı olmadı.
Sınıfta koşturuyor, sıralara ve arkadaşlarına çarpıyor; bu da yetmezmiş gibi bu duruma gülüyordu. Bir anda kalem Mimi’ nin elinden fırlayarak yere düştü. Kalem ikiye ayrılmıştı. Tavşan bunu görünce çok üzüldü ve ağlayarak sınıftan çıktı. Mimi ne yapacağını şaşırmıştı. Yaptığından utansa da umursamıyor gibi davranıyordu.
O anda sınıfa öğretmen girdi. Hem de yanında Tavşanla. Mimi şimdi hapı yutmuştu. Belli ki Tavşan, öğretmene olan biteni anlatmıştı. Öğretmenin kızgın surat ifadesinden, kızgın olduğu anlaşılıyordu. Öğretmen: “ Mimi, buraya gel.” Dedi. Mimi tahtaya çıktı. Öğretmen Mimi’ ye Tavşan’ dan özür dilemesini söyledi. Fakat Mimi inatla özür dilemiyordu. Öğretmen Mimi’ yi cezalandırdı. Okul sonrası öğretmen, Ayı Moli’ yi arayarak olan biteni anlattı. Ayı Moli ve öğretmen bir plan yaptılar.
Ertesi sabah Mimi, annesinin ona hediye ettiği saati masasında gördü ve taktı. Sonrasında hazırlanarak okula doğru yol aldı. Sınıfa girdiğinde Tavşan bir anda saati kaptı ve kaçtı. Tıpkı dün Mimi’ nin kendisine yaptığı gibi… Mimi sinirden çılgına dönmüştü. O saat onun en sevdiği eşyasıydı. Mimi bağırdı: “ Tavşan, hemen buraya gel!” dedi. Ama nafile. Tavşanın o saati vermeye niyeti yoktu. Dünün intikamını alıyordu. Mimi Tavşan’ ı kovaladı ama yakalayamadı. Tam o sırada başka bir arkadaşı, Mimi’ nin defterini aldı ve sayfalarını yırtmaya başladı.
Bir arkadaşı da çantasını döküyordu. Mimi şaşkın ve sinirliydi. Neler olduğunu anlayamamıştı. Hemen öğretmenin yanına koştu ve arkadaşlarının yaptıklarını anlattı. Öğretmen:” Gel bakalım Mimi.” Diyerek Mimi ile sınıfa girdi. Mimi’ den sınıfın ortasında durmasını istedi ve ona birkaç soru soracağını söyledi. Öğretmen: “Evet Mimi, bana arkadaşlarının sana olan kaba davranışlarından bahsettin. Ayrıca önemsediğin eşyalarına zarar verdiklerini anlattın. Değil mi?” dedi. Mimi, kafasını sallayarak öğretmenini onayladı.
Öğretmen: “ Peki tüm bunlar sana ne hissettirdi Mimi?” diye sordu. Bu aslında öğretmen ve Ayı Moli’ nin, Mimi için hazırladıkları bir dersti. Mimi: “ Arkadaşlarımın bu davranışları beni çok üzdü ve sinirlendirdi.” Dedi. Gözleri dolmuştu. Öğretmen:” Sevgili Mimi, sen bunu bir gün yaşadın fakat arkadaşlarına her gün bu duyguları hissettiriyorsun. Şimdi yaptığın kaba davranışların sonuçlarını anlıyor musun?” dedi. Mimi ağlamaya başladı. Çok utanmıştı. Öğretmen Mimi’ ye şefkatle baktı. Mimi için üzülmüştü fakat iyi bir ders verilmesi gerektiğini de biliyordu.
Yoksa Mimi kaba davranışları ve yaramazlıklarına devam edecekti. Öğretmeni Mimi’ ye sarıldı. Ve arkadaşlarının içinde ondan bir söz istedi. Mimi, bir daha başkalarının eşyalarına ve başkalarına zarar vermeyeceğine dair söz verdi. Gerçekten de o günden sonra daha uyumlu davranmaya başladı. Ayı Moli, öğretmen ve Mimi’ nin arkadaşları da Mimi ile gurur duydular.
Bu metin kocamanbisite.com için özel olarak yazılmıştır. Ticari maksat taşıyan tüm diğer dijital ortamlar ve basılı mecralarda kullanımı, kopyası, atıfı yasaktır. Eğitim maksatlı kullanım için her bir hikayeye yönelik izin alınması zorunludur.