Anne, baba ve oğullarından oluşan bir aile yaşardı. Arnavut kasabasında yaşayan; bu üç kişilik aile, bir kedi sahiplendiler. Bembeyaz tüyleri, masmavi gözleri vardı bu kedinin. Aile üyeleri, kediye Mia ismini verdiler. Mia, oldukça narin ve gösterişli bir kediydi. Mia, kendini çok kısa sürede herkese sevdirdi. Evin hanımı yemek yaparken Mia mutfağa gidiyor, annenin eteklerine sürtünerek şirinlik yapıyordu. Ayrıca kocası işte ve oğlu okulda olduğundan evin hanımı, Mia ile saatlerce sohbet ediyordu.
Mia anlamasa bile evin hanımını dinliyor, adeta anlıyormuş gibi gözlerinin içine bakıyordu. Evin beyi ise işten döndüğünde Mia onu kapıda karşılıyordu. Oturduğunda direk adamın kucağına gidiyor ve kendini sevdirmek için elinden geleni yapıyordu. Evin oğlu ise, Mia’ ya çok düşkündü. Mia da ailede en çok onu seviyordu. Okuldan gelince Mia ile saatlerce oyun oynuyorlardı. Mia, evin oğlunu görünce heyecandan yerlerde yuvarlanıyor, evin içinde koşturup duruyordu. Aile üyelerinin her biri, Mia’ ya ayrı düşkündü. Mia için çeşitli oyuncaklar, kum havuzları almışlardı. Evin küçük çocuğuymuşçasına, Mia ile ilgileniyorlardı.
Yağmurlu bir günde Mia oynamak için kedi kapısından dışarı çıktı. Yağmurda debelendi, kendi kendine oyunlar oynadı. Diğer kedilerin aksine, Mia suyu çok seviyordu. Yağmurun tadını çıkaran Mia, sırılsıklam şekilde eve döndü. Evin hanımı Mia’ yı görünce çok şaşırdı. Hasta olmasından endişelendi. Gidip bir havlu getirdi ve Mia’ yı dizlerine alıp kurulamaya başladı. Mia çok ıslanmış ve üşümüştü. Evin hanımı Mia’ ya çok kızmıştı. Bir daha yağmurda dışarı çıkmaması gerektiğini söyleyip duruyordu.
Mia üşümeye başlamıştı. Gerçekten de hasta oluyordu. Evin hanımı kocasını aradı ve beraber Mia ’yı veterinere götürdüler. Veteriner Mia’ nın hastalandığını ve birkaç gün klinikte tedavi görmesi gerektiğini söyledi. Evin hanımı ve beyi çok üzüldüler. Mia’ yı orada nasıl bırakıp gidebilirlerdi ki? Yine de Mia’ nın iyileşmesi için bu gerekliydi. Mia, yorgun ve korkmuş gözlerle veterinere bakıyordu. Sahiplerinin onu bırakıp gitmesini istemiyordu. Evin hanımı ve beyi Mia’ ya onu almaya geleceklerini söyleyip gittiler. Ertesi gün Mia, tedavi gördü.
Veteriner ona çok iyi davranıyordu. Güzel mamalar vererek, güzel sözler söylüyordu. Mia veterineri sevmişti. Ama ailesini ve evini çok özlemişti. Aile, kliniği arayarak her gün Mia’ yı soruyordu. Evin neşesi Mia, evde olmadığında ev çok ıssız kalmıştı. Ailedeki herkes onu çok özlemişti.
Aradan birkaç gün geçti. Mia artık ayaklanmıştı. Veteriner sayesinde artık çok iyi hissediyordu. Bir anda kliniğin kapısından ailesi giriverdi. Mia’ nın sevinçten gözleri parlıyordu. Evin oğlunun kucağına atlayıp maskotluk yapmaya başlamıştı bile. Evin beyi ve hanımı veterinere teşekkür ettiler. Ve Mi ayı alarak hep beraber evlerine gittiler. Mia heyecanla eve girdiğinde onu bir sürprizin beklediğini gördü. Yaş mama! Mia’ nın en sevdiği şey buydu. Mia, sevinçle kuyruğunu sallayarak mamasını yemeye koyuldu.
Bu metin kocamanbisite.com için özel olarak yazılmıştır. Ticari maksat taşıyan tüm diğer dijital ortamlar ve basılı mecralarda kullanımı, kopyası, atıfı yasaktır. Eğitim maksatlı kullanım için her bir hikayeye yönelik izin alınması zorunludur.