Moana, güneşin parladığı ve denizlerin masmavi olduğu bir adada yaşıyordu. Günlerini, kıyıdaki renkli mercanları inceleyerek ve deniz kabukları toplarken geçiriyordu. En çok sevdiği mercan ise parıldayan mavi bir renk taşıyordu. Moana, bu mercanı her gördüğünde denizlerin gizemli derinliklerini hayal ediyordu. Bir gün, yaşlı büyükannesi Moana'ya, mercanların deniz canlılarının evleri olduğunu ve her birinin kendine özgü bir hikaye taşıdığını anlattı. Bu hikayeyi öğrenmek için Moana'nın denizleri ve mercanları koruması gerektiğini söyledi. Moana, büyükannesinin sözlerini ciddiye aldı. O günden sonra, denizde yüzerken dikkatle mercanları incelemeye başladı. Her mercanın farklı şekillerde ve renklerde olduğunu, bazıları üzerinde ise sevimli deniz canlılarının yaşadığını fark etti. Yeni bir mercan türü gördüğünde, büyükannesinden hikayelerini öğrenmek için sabırsızlanıyordu. Moana, denizleri ve mercanları korumaya söz verdi. 'Onları kirletmeyeceğiz, ' diye düşünüyordu. Moana, mercanların renkli dünyasını keşfetmeye devam ederek, büyükannesinden öğrendiği hikayeleri ve deniz canlılarını korumanın önemini hatırladı.