Masalı doğrudan bu sayfa üzerinden veya kanalımıza giderek YouTube üzerinden çocuğuna dinletebilirsin.
Ülkenin birisinde açgözlü bir kral yaşarmış. Bu kral o kadar aç gözlüymüş ki, sevmediği yiyecekleri bile halktan alıp saklıyormuş. Halkı da bu yüzden hep aç ve yoksulmuş.
Bir sabah yine harika bir sofra hazırlanmış. Masada her şey varmış. Kral sadece istemeyi biliyormuş. Paylaşmayı hiç sevmiyormuş. Kralın kızı Preses Lila babasına yaptığının yanlış olduğunu anlatmaya çalışıyormuş.
Babacığım, burada herkese yetecek kadar yiyecek var. Birazını da onlara versek?
Olmaz veremem! Hepsi benim! Hepsini ben yiyeceğim.
Kral o kadar hızlı yiyormuş ki, yerken ağzından lokmalar dışarı çıkıyormuş. Açgözlü olduğu için doymasına rağmen yemeye devam etmiş ve o gece çok hastalanmış. Hemen kralın şifacısına haber vermişler. Şifacı elinde ilaçlarla gelmiş ve krala ilaçları içirmiş.
Sabah olmuş ama kral hala hastaymış. Şifacı başka ilaçlar da vermiş. Kral yine iyileşmiyormuş. Prenses Lila’ nın aklına bir kitapta okuduğu köy gelmiş. Bu köyde yaşayan bir oduncunun her hastalığa çare bulduğu yazıyormuş.
O gece atına atlayıp köye gitmek için yola koyulmuş. Yolda karşısına aç bir çocuk çıkmış. Biraz ilerde aç hayvanlar görmüş Daha sonra da yakacak odunu giyecek giysisi olmayan evlerin önünden geçmiş. İyi kalpli prenses hemen saraya dönmüş. Babası uyurken bütün altınları alıp ihtiyacı olan herkese dağıtmış. Halkın karnı doymuş, evleri ısınmış.
Oduncunun yaşadığı köye gelmiş. Oduncu ona bir şişe vermiş ve:
Bunu krala ver. Tek yudumda içsin. İçince hemen iyileşecek ama bir şartım var.
Nedir şartın? Ne istersen yaparım?
Baban buraya gelecek ve burada yaşayacak. Ülkeyi sen yöneteceksin. Elli yıl babanı hiç görmeyeceksin. Elli yıl tamamlanınca gelip babanı alabilirsin.
Prenses çaresiz kabul etmiş. Babasının yaşamasını istiyormuş. Onu elli yıl görmemeye razı olmuş. Saraya gidip şişedeki ilacı krala içirmiş. Kral hemen iyileşmiş. Prenses oduncunun şartını söylediğinde kabul etmemiş ve o gece yine hasta olmuş. Hasta olmaktan korktuğu için ertesi gün, çaresizce kabul edip oduncunun yanına gitmiş.
Aradan aylar yıllar geçmiş. Prenses ve ülkesi çok mutluymuş. Elli yıl dolmuş ve Prenses Lila babasını görmeye gitmiş. Onu ilk gördüğünde tanıyamamış. Babası yaşlanmak yerine gençleşmiş. Prenses babasına bunun nasıl olduğunu sormuş. Babası:
"Ben hayatım boyunca hep hata yaptım. Açgözlülük ettim. Buraya gelince paylaşmayı öğrendim. Güzel duygular beni gençleştirdi. İçimi güzelleştirdi."
Prenses Lila çok mutlu olmuş. İyiliğin her şeyi güzelleştirdiğini babasının da anlamasına çok sevinmiş. Oduncu sözünü tutmuş. Kralın gitmesine izin vermiş. Artık ülkelerindeki herkes mutluymuş. Ülkeyi yeniden kralın yönetmesini istemişler. Onu çok seviyorlarmış.
Bu metin kocamanbisite.com için özel olarak yazılmıştır. Ticari maksat taşıyan tüm diğer dijital ortamlar ve basılı mecralarda kullanımı, kopyası, atıfı yasaktır. Eğitim maksatlı kullanım için her bir içeriğe yönelik izin alınması zorunludur. İzinsiz kopyalamanın tespiti durumunda uyarı verilmeksizin hukuki yollara başvurulacaktır.