Mutlu ve birbiriyle iyi geçinen hayvanların yaşadığı çok güzel bir ülke varmış. Bu ülkede bütün hayvanlar birbirleriyle iyi anlaşırlar ve her zaman yardımlaşırlarmış. Büyük küçük demeden herkes birbirini sever ve saygı gösterirmiş. Güçlü hayvanlar daha zayıf durumdaki hayvanları koruyup kollarmış. Bu güzel hayvanlar ülkesinde her zaman barış ortamı hakimmiş. Masalımız tam olarak burada Moly adındaki sevimli tavşanımızla başlıyor. Yerinize güzelce yerleşin ve minik tavşanımızın maceralarına kendinizi hazırlayın!
Ağustos ayının en sıcak günlerinden biriydi. Moly sabah erkenden uyanmış, ailesiyle birlikte kahvaltı yapmak için koşarak mutfağa gitmişti. Annesi en sevdiği yiyecekleri hazırlamıştı. Okulların açılmasına bir aydan daha az bir zaman kalmıştı. Moly ilk kez okula gideceği için oldukça heyecanlıydı. Yeni arkadaşlar edinerek yeni bilgiler öğrenebilecekti. Hem oyun oynayacak hem de öğrendiği bilgileri hayatında uygulayabilecekti. O sabah ailesiyle birlikte okul için ihtiyacı olan eşyalarla ilgili konuştular.
İhtiyaç listesi yaptılar. Bir hafta sonra okul alışverişini yapacaklardı. Moly kahvaltıdan sonra bahçeye çıkarak arkadaşlarıyla oyun oynadı. Akşama kadar birlikte vakit geçirdiler ve geç olmadan evlerine döndüler. Akşam yemeğini de yedikten sonra Moly için uyku vakti gelmişti. Anne ve babasına iyi geceler dedikten sonra doğruca yatağına girdi ve uykuya daldı.
Günler bu şekilde birbirini kovalarken okul günü geldi çattı. Moly çok heyecanlıydı. Sabah erkenden uyanıp okul kıyafetini giydi, çantasını hazırladı ve kahvaltısını yaptıktan sonra okula doğru yola çıktı. Okula geldiğinde yeni bir ortam, yeni arkadaşlar ve öğretmenleri oldukça ilgisini çekti. Sınıfa girdiğinde tüm sıraların dolduğunu ve tek bir yerin boş olduğunu gördü.
Boş sıraya doğru yürümeye başladı ve arkadaşının yanına oturdu. Bir süre sonra öğretmenleri sınıfa girdi ve herkesle sırayla tanıştıktan sonra öncelikle alfabeyi göstermekle derse başladı. İlk haftalarda okumayı ve yazmayı öğreneceklerdi. Moly artık okuyup yazabileceği için çok mutluydu. Dersini güzelce dinledi. Yeni arkadaşlarıyla oyunlar oynadı ve okul bittiğinde büyük bir heyecanla eve dönerek ilk gününü ailesine anlattı.
Aradan iki ay geçmişti ki bir akşam Moly’nin eve döndüğü ve yemek yedikleri sırada annesinin telefonu çaldı. Arayan sınıf öğretmeniydi. Moly’nin görmesiyle ilgili bir sorun olabileceğini söyledi ve onu göz doktoruna götürmelerini rica etti. Bunun nedeni ise Moly’nin tahtada yazan şeyleri tam olarak göremediğini düşünmesiydi. Çünkü Moly öğrenilen harfleri doğru bir şekilde yazamıyordu. Bunun üzerine annesi göz doktorundan randevu alarak Moly’yi doktora götürdü. Gerçekten de Moly’nin gözlerinde bir sorun vardı. Doktor Moly’nin bir süre gözlük takması gerektiğini söyledi. Bunun üzerine Moly’ye gözlük aldılar. Artık Moly gözlüklü bir tavşandı. Moly bir süre bu duruma alışamadı fakat daha sonra gözlüğünü sevmeye başladı.
Okula gittiğinde arkadaşları onu ilk kez gözlüğüyle gördükleri için şaşırmışlardı. Bir grup arkadaşı onunla alay etmeye başladı. “Dört göz Moly! Dört göz Moly!”diyerek Moly ile dalga geçiyorlardı. Moly bu duruma çok üzüldü ve ağlamaya başladı. Öğretmenleri sınıfa geldiğinde Moly’nin neden ağladığını sordu. Moly durumu anlattı ve öğretmen Moly ile dalga geçen arkadaşlarının Moly’den özür dilemesini istedi. Arkadaşları Moly’den özür dilediler fakat okul çıkışında tekrar Moly ile dalga geçtiler.
Moly akşam eve döndüğünde canı çok sıkkındı. Anne ve babası yemek yerlerken Moly’ye neden üzgün olduğunu sordular. Moly durumu ve okulda yaşadıklarını ailesiyle paylaştı. Bu durum üzerine anne ve babası Moly’nin üzülmemesi gerektiğini gözlük takmanın kötü bir şey olmadığını ve herkesin başına gelebilecek gayet normal bir durum olduğunu söylediler.
Aradan birkaç hafta geçti ve Moly ile gözlüğü yüzünden dalga geçen arkadaşları okula gözlük takarak geldiler. Bunun üzerine bütün sınıf çok şaşırdı. Çünkü Moly ile dalga geçmişlerdi fakat şimdi kendileri gözlük takmaya başlamıştı. İlk ders arasında Moly’nin yanına gelerek bu sefer gerçekten Moly’den özür dilediler. Yaptıkları davranışın ne kadar yanlış olduğunu söylediler. Moly arkadaşlarını affetti. Artık dost olmuşlardı ve kimseyle dış görünüşü için dalga geçilmeyeceğini herkes anlamıştı.
Birinin başına gelen bir olay herkesin başına gelebilirdi. Bunun üzerine Moly eski mutlu ve huzurlu günlerine geri döndü. Derslerinde oldukça başarılı ve herkes tarafından sevilen bir öğrenci oldu.
Başkalarıyla dalga geçmek hoş bir davranış değildir. Dalga geçtiğiniz durum bir gün sizin de başınıza gelebilir. Siz kimseyle dalga geçmeyin ve kimseyi üzmeyin.
Güzel rüyalar sizinle olsun.
Bu metin kocamanbisite.com için özel olarak yazılmıştır. Ticari maksat taşıyan tüm diğer dijital ortamlar ve basılı mecralarda kullanımı, kopyası, atıfı yasaktır. Eğitim maksatlı kullanım için her bir içeriğe yönelik izin alınması zorunludur. İzinsiz kopyalamanın tespiti durumunda uyarı verilmeksizin hukuki yollara başvurulacaktır.