Kırmızı Başlıklı Kız ve Büyülü Ejderhanın Sırrı

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, yemyeşil ormanların derinliklerinde Kırmızı Başlıklı Kız adında sevimli bir kız yaşarmış. Herkes ona sevgiyle Kırmızı di dermiş. Annesi tarafından ona verilmiş özel ceketini gururla giyer, neşeyle ormana adım atarmış. O zamanlar, ormanın çiçekleri açar, kuşlar şarkılar söyler ve rüzgar bile tatlı fısıltılarını eksik etmezmiş. Masallar diyarında anlatıldığına göre, bu ormanda minik peri tozları, konuşan ağaçlar ve dost canlısı hayvanlar bulunurmuş. Kırmızı di, maceraya atılırken kalbinde daima iyilik ve cesaret varmış.

Kırmızı Başlıklı Kız, annesinin kendisine verdiği lezzetli ikramları sepetine koyup ormana doğru yol alırmış. Yolda kuşlar neşeyle eşlik eder, çiçekler ona renkli gülücükler sunarmış. Fakat ormanın derinliklerinde, kötü kalpli bir ejderha varmış. Ejderha, sisler arasında sessizce süzülür, ormanın bazı köşelerini karanlıkla kapatırmış. Kırmızı di, ufukta parıldayan bir ışık görüp umut duymuş. Yolculuğu sırasında, cesur ve bilge bir tilkiyle karşılaşmış. Tilki, ejderhanın ormanı nasıl etkilediğini, kötülüğün ne denli büyüdüğünü anlatırmış; ikisi birlikte, kötülüğü yenmek için plan yapmaya başlamışlar.

Tilki, Kırmızı Başlıklı Kız’a ormanın en derin yerlerinde, kötü ejderhanın kalbine saplanmış karanlık bir lanetin bulunduğunu söylemiş. Ejderha, bu lanetle ormana neşe getirmeyi engellemiş, tüm canlıların yüreğinden sevincin akmasını kesmiş. Kırmızı di ile tilki, iyilik için birleşip plan kurmaya başlamışlar. Yavaş yavaş ilerlerken, pırıl pırıl akan bir dere yolu açar, etraflarını masalsı çiçekler ve konuşan ağaçlar selerdi. Minik periler de uçuşarak onları destekler, ormanın her köşesinden iyilik dilekleri yükselirmiş. Böylece, üç dostun kalpleri umutla dolar, kötülüğe karşı birleşir hale gelirlermiş.

Yolculukları esnasında, Kırmızı Başlıklı Kız, tilki ve periler, devasa ve eski bir şato keşfetmişler. Bu şato, ejderhanın karanlık üssü olarak bilinirmiş. Şatonun içinde, yumuşak kalpli bir peri prenses, onlara yardım etmek için beklemekteymiş. Prenses, büyülü değneğiyle şatonun karanlık odalarını aydınlatmaya ve kötülükleri dağıtmaya başlamış. Tam o sırada, ejderha kükremeye başlayarak şatonun çevresinde korkutucu sesler çıkarmış. Cesaretini toplayan Kırmızı di, sadık dostlarıyla birlikte ejderhaya karşı cesurca hazırlıklara başlamış. Orman, iyiliğin sesleriyle dolup taşarken, kötülüğe karşı birleşen yürekler umutla atarmış.

Uzun süren cesur mücadele sonunda, Kırmızı Başlıklı Kız, bilge tilki ve nazik peri prenses, kötü ejderhayı yenmeyi başarmışlar. Ejderha, tüm kötülükleriyle küçülüp dağıldıktan sonra, ormanın üzerine yeniden barış, sevgi ve neşe yerleşmiş. O günden sonra, orman canlıları dostluk ve cesaretin gücüne inanarak, her zorluğun üstesinden gelir olmuşlar. Kırmızı di, annesine taşıdığı sepetin yanında içindeki cesareti de tüm dünyaya göstermek için övgüyle anılmış. Masal, çocuklara sevgi, dostluk ve cesaretin her zaman galip geleceğini anlatırmış.